Erkeklerde Kısırlık

Erkeklerde Kısırlık

Teknolojinin gelişmesi ile erkek kısırlığı tedavisindeki en son yenilikler sayesinde artık gelişkin spermi olmayan erkeklere de testis dokusundan elde edilen spermleri kullanarak yardım edilebilmektedir. Sperm üretimi defekti varsa MicroTESE operasyonlarıyla sperm testi 'sıfır' çıkan erkeklerin %60’ında yeterli olgun sperm elde edilebilmektedir. Kanal tıkanıklığı olan erkeklerde MicroTESE işlemi ile %100 sperm bulunabilir.

  • Sperm üretiminde aksaklıklar: Sperm şekli, sayısı veya hareket kabiliyetindeki zayıflıktan kaynaklanır.
  • Yapısal Bozukluklar: Spermin üretim yeri olan testislerden dışarı çıkmasını engelleyen tam veya kısmi tıkanıklıklar kısırlık nedeni olabilir.
  • Çevresel Faktörler: Aşırı sıcakta çalışmak, sürekli oturmak, kimyasal maddeler solumak, kısırlık sebeplerinden bir kaçıdır. Normal yaşamınızdaki faaliyetlerin bir çoğu fazla olmasa da kısırlığa neden olabilir, örneğin işinizin stresli olması dahi kısırlığa sebep olabilir. Çocuğu olmayan insanların ilkin yaşam tarzlarında değişiklik yapmaları gerekir. Sigara içiliyorsa bırakılmalıdır. Alkolden uzak durulmalıdır. Sürekli oturulmamalı, sıcakta çalışmamalı ve düzenli ve dengeli beslenilmelidir.

Kısırlık yalnızca bir cinsiyete atfedilecek bir sorun değildir, hem erkek hem de kadınları etkileyebilir. Tıbbi olarak bir yıl boyunca korunmasız ve düzenli cinsel ilişkiye rağmen gebelik oluşmamasına kısırlık (infertilite) denir. Eğer daha önce çocuğunuz olmadı ise primer infertilite, daha önce çocuğunuz oldu ancak şu anda istediğiniz halde olmuyorsa sekonder infertilite olarak adlandırılır. 

Kısırlık vakalarının %25’inden fazlasının erkeklerden kaynaklı problemler ile alakalı olduğu bilinmekteir. Aslında çocuk sahibi olmak isteyen ancak başarılı olamayan çiftlerin %15’inde yalnızca erkekten kaynaklanan bir problem vardır. Erkeklerde kısırlığa yol açan sebeplerin en sık görülenleri şunlardır:

Sperm bozuklukları, örneğin sperm sayısı azlığı azospermi, hareket kabiliyetlerinin veya şekillerinin bozuk olması
Sperm taşıyan tüplerin tıkanıklığı (kasık ameliyatları, sakatlıklar veya cinsel yolla bulaşan hastalıklar nedeniyle) veya vazektomi (erkeğin tüplerinin cerrahi olarak bağlanması)
Testislerin hastalıkları
Genetik hastalıklar (kromozom anomalileri gibi)
Ereksiyon veya ejakülasyon (boşalma) problemleri
Hormonlardan kaynaklı problemler
Varikosel
Kullanılan ilaçlar nedeni ile
Çevresel toksin veya radyasyona maruziyet
Kısırlığa sebep olabilen diğer genel sağlık problemleri

Bu faktörlerin hepsi kısırlığa sebep olabilir ve kısırlık tanısı konduktan sonra muhtemel sebebi bulmak için her biri tek tek incelenmelidir. Çiftlerin %5’inde ise kısırlık problemi sertleşme ve boşalma problemleri gibi cinsel ilişki ile ilgili sorunlardan kaynaklanır.

Azospermi
Menide hiç sperm hücresi bulunmuyorsa buna Azospermi adı verilmektedir. Bu durumda spermigram(meni) tahlilinde canlı veya cansız hiçbir sperm hücresi gözükmez. 

Nasıl veya neden olur?

1-Testislerde sperm üretiminin yetersiz olması veya hiç olmamasından kaynaklanır. Bu durumda sperm kanalları açıktır fakat sperm üretimi çok az olduğundan veya hiç olmadığından menide sperm görülmez. Bu hastalarda FSH hormonu yüksek fakat testesteron seviyesi düşüktür. Genetik (doğuştan gelen) bozuklukları tespit etmek için hastanemizde mutlaka genetik testlerden kromozom ve mikrodelesyon testlerine bakılmaktadır.
Eğer altta yatan genetik bir hastalık yok ise mikroskop altında yapılan testisten sperm elde etme(MikroTESE) yönteminde %50-60 oranında sperm çıkar. Eğer Klinefelter sendromu (47XXY) varsa mikroTESE ile %25-30 oranında sperm bulunabilir.

2- Sperm üretimi var fakat kanallardaki tıkanıklık nedeni ile azospermi ortaya çıkabilirr. Bu durum doğuştan olabilir, genetik bir hastalık sebebi ile olabilir(kistik fibrozis), veya geçirilen enfeksiyonlardan kanallar tıkanabilir. Hastada hormonlara bağlı veya genetik bir problem yok ise yani sorun sadece testislerde normal üretilen spermlerin varlığına karşın, boşaltım sistemindeki bir tıkanıklıktan kaynaklanıyorsa testislerden iğneyle doku aspirasyonu(TESA) veya TESE  işlemleri ile sperm hücresi aranır. Tıkanıklığa bağlı durumlarda testisten % 100'e yakın oranda sperm elde etmek mümkündür. Eğer kanal tıkanıklığı kistik fibrozis gibi altta yatan genetik bozukluktan kaynaklanıyorsa mutlaka embryolara genetik(PGT) tarama yapıp sağlıklı embryolar transfer yapılmalıdır.
 
3- Beyin altıdaki küçük bir bezden testislere hormon uyarısı gelmiyor ise sperm üretimi olmayabilir (hypogonadotropik hypogonadism). Bu durum da  hypogonadotropik hypogonadisme bağlı azospermi ortaya çıkar. FSH, LH ve testesteron seviyesine, gerekirse radyolojik tanı yöntemlerine bakılır ve tanı koyulur. Eksik olan hormon yerine kanulursa genellikle bir süre sonra testiste sperm üretimi başlar. Bu hastalarda sabırlı davranmak gerekir, yetersiz tedavi ile testise yapılan cerrahi müdahalelerde dahi sperm çıkarılamayabilir.

Bütün bu altta yatan nedenlerin hepsinde genç yaşlarda yapılan cerrahi işlemler ve medikal tedavilerde sperm elde etme şansı çok daha yüksek olmaktadır.

Yumurtalıklarda 'testis' de oluşan sperm 'vas deferens' ve 'epididmis' adı verilen kanallar aracılığı ile penise ulaşmaktadır. Spermin yumurtalıklardan çıkarak penise ulaşmasının ve ejekülasyon ile boşalma nın mümkün olmadığı durumlarda sperm yumurtalıklardan TESE yada TESA ve epididimden PESA adı verilen cerrahi yöntemlerle alınabilmektedir.

Testiküler Sperm Ekstraksiyonu (TESE)
Perkütan Epididimal Sperm Aspirasyonu (PESA)
Mikro-Epididimal Sperm Aspirasyonu (MESA)

Yumurtalıklarda 'testis' de oluşan sperm 'vas deferens' ve 'epididmis' adı verilen kanallar aracılığı ile penise ulaşmaktadır. Spermin yumurtalıklardan çıkarak penise ulaşmasının ve ejekülasyon ile boşalma nın mümkün olmadığı durumlarda sperm yumurtalıklardan TESE yada TESA ve epididimden PESA adı verilen cerrahi yöntemlerle alınabilmektedir.

PESA işleminde çok ince bir iğne ile lokal anestezi altında deriden geçilerek epididim adı verilen sperm kanalına girilmekte ve sperm bu kanaldan aspirasyon ile toplanmaktadır. Bunun için deride kesi yapmaya gerek yoktur. Eğer bu yöntemle sperm elde edilememiş ise gene ince iğneler kullanılarak sperm direk yumurtalıklardan toplanabilmektedir. 
(TESA). Bu yöntemde lokal anestezi altında yapılabilmekte ve deride bir kesiye gerek duyulmamaktadır. Bu yöntemle de sperm elde edilememiş ise sperm yumurtalılardan alınacak küçük biopsi parçalarında (TESE) aranabilmektedir. Bu operasyon genel anestezi gerektirmekte ve yumurtalıları çevreleyen deride kesi ye ihtiyaç duymaktadır. Eğer TESE mikroskop altında daha seçici yöntemlerle alınıyorsa bu ameliyata mikro TESE adı verilmektedir. Mikro TESE ile sperm bulunma şansı daha da artarken yumurtalıların ameliyattan iyileşme hızıda daha yüksektir.

Yumurtalıklardan biopsi ile alınmış sperm dondurularak sonraki tedavilerde kullanılabilirken, aspirasyon tekniği ile yumurtalıklardan yada epididim adı verilen sperm kanallarından toplanan sperm ler dondurularak saklanmaya uygun değildir. Bu nedenle hanım içinde aynı gün IVF tedavisi ve yumurta toplama ameliyatı gerekmektedir. Döllenme ICSI yöntemi ile yapılmaktadır.

TESE, TESA ve PESA ameliyatları sonrası bir kaç gün ağrı ve şişkinlik olabilir. Bu genelde paracetamol gibi basit ağrı kesicilerle kontrol edilebilecek düzeydedir.

Mikro-Epididimal Sperm Aspirasyonu (MESA) doğuştan 'vas deferens'i (yumurtalıklardan penise sperm taşıyan kanal) oluşmamış erkeklerde sperm temini için kullanılan cerrahi bir yöntemdir. Bu yöntem daha önceden sterilizasyon ameliyatı geçirmiş olan erkelerde de kullanılmaktadır

Bu ameliyat genel anestezi altında bir kaç saat sürmekte ve hasta aynı gün taburcu edilmektedir. Yumurtalıkları saran deriye yapılan ufak bir kesi ile sperm kanallarına ulaşılmakta ve bu kanallardan mikroskop altında çok ufak miktarlarda sıvı örnekleri alınmaktadır. Bu sıvı örneklerinin sperm içerip içermediği analiz edilmektedir. Kaç tane sperm kanalının kesi ile inceleneceği elde edilen sperm sayısına ve spermlerin hareket yeteneklerine bağlıdır.

Bu yöntemle elde edilen spermler genelde hızlı hareket edecek olgunluğa erişemediğinden döllenme aynı gün IVF-ICSI ile sağlanmaktadır. Bu nedenle hanım içinde aynı gün IVF tedavisi ve yumurta toplama ameliyatı gerekmektedir.

MESE ameliyatı sonrası bir kaç gün ağrı ve şişkinlik olabilir. Bu genelde paracetamol gibi basit ağrı kesicilerle kontrol edilebilecek düzeydedir.

Spermiogram
2, 3 veya 4 günlük cinsel perhizden sonra yapılır. İşlemin doğru sonuç vermesi için sperm örneği en gec 1 saat içinde laboratuara ulaştırılmalı, tercihen sperm örneği laboratuara yakın bir mekanda verilmelidir. Bu amaçla tüp bebek merkezimizde sperm örneğiverebileceğiniz bir alan ayrılmıştır.

Sperm değerlendirme kriterleri, birkaç farklı sınırı kullanır. Kruger kriterleri özellikle sperm şekil bozukluklarını göz önüne alan bir değerlendirme yöntemidir. Özel bir boyama sonrası sperm şekil (morfoloji) özellikleri incelenerek sperm örneğinin fertilite (doğurganlık) kapasitesi belirlenir.Sperm analizi sonucuna göre ideal olarak karar verebilmek için 1 ay ara ile yapılmış en az 2 farklı sperm örneği incelenmelidir. Sperm analizinde bir fertilite sorunu saptanırsa erkeğin fiziksel ve hormonal ileri muayenesine geçilir.

Dünya Sağlık Teşkilatı (WHO) 2010 kriterlerine göre spermiyogramdaki normal değerler aşağıda sırlamıştır. ; 

Hacim : Dünya Sağlık Örgütü kriterlerine göre semen 2 ml- 6 ml arasında olmalıdır.
Likefaksiyon (Semenin Çözünürlüğü): Ejakülasyon (meninin boşaltılması) sırasında yapışkan özelliği olan semen 10-20 dakika içerisinde kendiliğinden eriyebilmeli yani likefiye olmalıdır.  Likefaksiyon süresinin uzaması gibi bir aksaklık semen viskozitesinin (kıvamının) arttığını gösterir. Bu durum dölleme yeteneğini azaltan bir özelliktir.
Viskozite: Normalde semen hafifçe visköz yani kıvamlıdır. Viskozite artışı da spermin serbestleşip dölleme yeteneğini azaltan bir özelliktir.
Sperm konsantrasyonu: 15 milyon/ml ve üzeri olmalıdır.
Sperm ileri hareketlilik yüzdesi: (progresifmotil) %35 ve daha fazla olmalıdır. Hızlı-orta-yavaş olarak alt-gruba ayrılan bu parametrede hızlı spermlerin varlığı olumlu göstergedir.
Sperm yapısı (morfoloji): %4 ve üzeri normal yapıda (Krugerkriterlerine göre) olmalıdır. Sperm morfolojisi özel bir boyama tekniği ile değerlendirilmektedir.
Lökosit varlığı: Semende görülen yuvarlak hücrelerin varlığı her zaman lökositleri göstermese de endirek olarak iltihap göstergesi olabilir. 

Sperm tahlilinin yorumu: 
Semen analizinde temelde 3 özelliğe bakılır. Birincisi üretimi gösteren sayıdır. Son ikisi de kaliteyi gösteren hareketlilik yüzdesi ve morfolojidir. Spermde sorunla karşılaşıldığı zaman çoğunlukla bu 3 parametre (yani sayı, hareketlilik ve morfoloji) kombine olarak etkilenir. Ancak bazı durumlarda bu parametreler diğer ikisinden bağımsız olarak da azalabilir.

Morfoloji normal spermlerin anormal şekilli spermlere oranı değerlendirilir. Spermde %4 altında normal şekilli sperm varsa şekil bozukluğu denmektedir. Sperm sayımı ve hareketlilik normal olduğu halde sadece şekil bozukluğunun varlığının doğal gebeliğe etkisi tartışmalı da olsa sperm kalitesini düşürüp doğal gebelikte gecikmeye yol açan bir özellik olduğuna inanılmaktadır.